Boşanma Davası Nasıl Açılır?

Boşanma Davası Nasıl Açılır? Haklarımız Nelerdir?

Bir kadın kocasından ayrı yaşamayı istemesi halinde başka bir ev tutarak orada yaşamayı seçmesi durumunda evine dönmeye zorlanamaz. Ancak koca kadının evine dönmesini istiyorsa onu mahkeme kanalıyla resmen davet edebilir ve bu davete uymayan kadın aleyhine “terkten” boşanma davası açabilir. Haklı nedenlerle ayrı yaşamak isteyen bir kadın, boşanma davası açmadan da hakim kararı ile ayrı bir mesken edinebilir.

Eşlerden herhangi biri, boşanma nedenlerine dayanarak ayrılık kararı verilmesi için mahkemeye başvurabilir ve haklı görülmesi halinde bir yıldan üç yıla kadar ayrılık kararı verilebilir. Medeni Kanun’a göre evin reisi kocadır ve bu sıfatla ailenin geçimini sağlamak zorundadır. Kadın ancak buna yardımcı olmakla görevlidir. Evini terkeden kocaya karşı, “terkten” boşanma davası dışında, nafaka davası açılabilir.

Evliliğin devamı süresince velayet ana ve babaya birlikte verilmiştir. Anlaşmazlık halinde babasınn oyu geçerli sayılır. Ancak baba velayet hakkını kötüye kullanıyorsa annenin mahkemeye başvurarak velayetin babadan alınmasını istemeye her zaman hakkı vardır. Boşanma veya ayrılık durumlarında velayet çocuğa kim daha iyi bakabilecekse, ona verilir. Genelde de, bu çocukların annesidir. Bu konuda erkeğin kadından hiçbir üstünlüğü yoktur. Boşanma veya ayrılık, erkeğin kadına uyguladığı şiddetten kaynaklanmışsa, yargıç böyle bir kişiye çocuk teslim edilemeyeceğine kolay ikna olur.

Kadın kocası tarafından istemediği cinsel davranışlara şiddet kullanılarak zorlanmışsa bu durum hem cezai ve hem de boşanma davasına konu olabilir ve şiddet kullanıldığı ispat edilebilirse, kadın manevi tazminat dahi alabilir. Evli kadınların, ev dışında herhangi bir (ahlaka aykırı olmayan) işte çalışması için artık kocanın iznine ihtiyacı yoktur.

Türk Medeni Yasası uyarınca Türkiye’de hukuken tek eşlilik kabul edilmiştir. Evlenme sırasında eşlerden birinin önceden evli olması halinde ikinci evlilik geçersiz sayılır. Ayrıca evlilik sırasında eşlerden herhangi birinin akıl hastalığı varsa, sürekli olarak sezgin değilse, birinci derecede kan hısımları ise bu evlilikler olmamış sayılır. Bunun için herhangi ilgili kimse tarafından mahkemeye başvurulmuş olması gerekir. Evlilik anında geçici bir sebeble sezgin bulunmayanlar, evlenme hata, hile ve tehdit sonucunda gerçekleşmiş ise zarar gördüğünü ileri süren eşin, olaydan itibaren altı ay, ama her halde evlenmeden itibaren beş sene içerisinde mahkemeye başvurması halinde evlilik feshedilebilir.

Zina, cana kast, pek fena muameleler, herhangi bir cürümden dolayı ceza alınması ve haysiyetsizce yaşam , birlikte yaşamı çekilmez hale getirmek, ortak meskeni terk, en az üç seneden beri devam eden ayrılık ve evliliği çekilmez hale getiren akıl hastalığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması ya da müşterek hayatın yeniden kurulamaması halinde eşlerden biri, diğeri aleyhine boşanma davası açabilir. Davada ileri sürülen sebeplerde haklı olan ve bu nedenle evlilik hayatı sona ermiş olan eş, diğer eşten, olayın özelliğine göre manevi tazminat isteyebilir. Boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek eş, diğerinden, dava süresinde de hakim kararıyla gecici bir tedbir olarak nafaka ödetilmesini isteyebilir. Velayet altında bulunan müşterek çocuklara, reşit oluncaya, eğitimleri devam ediyorsa eğitimleri sona erinceye, kız çocuklarının ise evleninceye kadar iştirak nafakası ödenmesi gerekir.

Kaynak: AvukatNet-De

Boşanma Davası Nasıl Açılır? Haklarımız Nelerdir? 4.60/5 (92.00%) 5 oy

0 cevaplar

Cevapla

Tartışmaya katılmak ister misiniz?
Katkıda bulunmak için çekinmeyin!

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir